2017 yılında kurulan ve kısa sürede popüler hâle gelen kripto para borsası VeBitcoin, kullanıcılarına sunduğu hızlı işlem süreleri ve düşük komisyon ücretleri sayesinde geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşmıştı.
Şüphesiz ki kripto para dünyasında yaşanan çalkantılar artık birer rutin hâline geldi. Yatırımcılarını bir anda yarı yolda bırakan VeBitcoin de yaratacağı skandalla büyük bir çalkantı yaratacaktı.
VeBitcoin’in, yaptığı kısa bir açıklamayla faaliyetlerini durdurduğunu duyurması büyük yankı uyandırmıştı.
Nisan 2021’de borsa işlemlerini durduracağını şu ifadelerle duyurmuştu; ‘‘Son dönemde kripto para sektöründe yaşanan gelişmelerden dolayı işlemlerimizde beklenenden çok daha fazla bir yoğunluk meydana geldi. Bu durumun finansal alanda şirket olarak bizi çok zorlu bir sürece sürüklediğini üzülerek belirtmek isteriz. Tüm düzenlemeleri ve hak taleplerinizi gerçekleştirebilmek adına faaliyetlerimizi durdurma kararı aldık. Size en yakın sürede bilgilendirme sağlayacağız.”
Bu karar alınmadan önce de kullanıcıların para çekme ve işlem yapma konusunda zorluklar yaşadığı belirtiliyor.
Daha önceden yaşanan işlem zorluluklarıyla bu ani kapanmanın sinyalini almış olsalar da VeBitcoin bu duyurusu, kullanıcılar arasında büyük bir panik ve endişeye yol açmıştı.
Kapanma kararının ardından şirketin CEO’sı İlker Baş ve diğer 3 kişi göz altına alınmıştı!
Kapanışın ardından, birçok kullanıcı borsada tuttukları varlıklarına erişemedi ve büyük maddi kayıplar yaşadı.
BBC tarafından yapılan habere göre, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), borsanın kapanmasının ardından Vebitcoin’e ait hesapları bloke etti ve yöneticiler hakkında inceleme başlatıldı.
NTV’nin haberine göre, Yürütülen soruşturma kapsamında, bu kişilerin “nitelikli dolandırıcılık” suçundan yargılanmaları talep edilerek 1316’şar yıl hapis cezaları istenildi
Aynı haberde şirketin toplamda 329 kişiyi mağdur ettiği söyleniyor.
Soruşturmanın derinleşmesiyle olayın ardındaki sebepler ise birer birer gün yüzüne çıkmaya başladı.
Yapılan araştırmalarda VeBitcoin’in mali yapısında ciddi problemler olduğu ve 23 Nisan 2021 tarihinde şirket yöneticisi İlker Baş’ın 488.000 dolar miktarında kripto varlığı kendisine ait farklı bir hesaba transfer ettiği ortaya çıktı.
Ayrıca durdurma kararının ardından şüphelilerden birinin ilgili şifreleri “korktuğu” için sildiği de ekleniyor. Tüm bunlar olaya daha da şaibeli bir hava katıyor.
Cumhuriyet Gazetesi’nin haberine göre, şüphelilerin bir örgüt yapısıyla ilerlediği, öyle ki İlker Baş’ın “baron” lakabını kullandığı, eşininse “hanımağa” lakabını kullandığı ve bu ikilinin ayrıca yasadışı bahis işinde de faaliyet gösterdiği biliniyor.
26 Nisan 2021 tarihinde tutuklanan şüphelilerden İlker Baş hariç 3’ünün tahliye edildiği biliniyor.
Duruşmanın üçüncü celsesinde tutukluluğunun devamına karar verilen İlker Baş’ın ifadeleriyse şu şekilde;
“Birinci ve ikinci celse tutanaklarını inceledim. Kullanıcılarımın hiçbiri benden şikayetçi değil. Biz 3. Şahıstan para almayız. 73 tane hukuk davasına girdim. Hiçbir davamı kaybetmedim. Beyan var dekont yok. Yatırdıkları paranın kat kat fazlasını bizden çektiler. Herkes alacağını almış karını alamamış. Şirketin kuruluşundan önceki ve sonrası dahil mal varlıklarım incelensin. 21 aydır tutukluyum. Kripto paranın geçmişi asla silinemez. İlk 2 celsede size her şeyi sundum. Kaçmadım. Kalp rahatsızlığım var. İlaçlarımı tedarik edemiyorum. 3 kalp krizi geçirdim. Şartlar ve yemekler uygun değil. Örgüt kelimesi sadece bana mı işliyor. Şirketin yöneticisinin hesaplarına bloke bile konulmuyor. Ben bir gün öncesine kadar bütün ödemeleri yaptım. 170 bin TL para ödedim. Kaçma teşebbüsünde bile bulunmadım. Adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum. Çocuklarımın bana ihtiyacı var.”
Özetle, Thodex skandalının ardından yaşanan VeBitcoin skandalı, Türkiye’deki kripto para borsalarına olan güveni ciddi şekilde sarsan olaylar arasında gösterilerek, gelecekte benzer trajedilerin yaşanmaması için alınması gereken önlemleri bir kez daha hatırlatıyor.
